Yeni Kentsel Dönüşüm Kanunu ve Hukuki Etkileri
- Av. Arb. Gizem Akile İlbay

- 22 Eyl
- 1 dakikada okunur
Kentsel dönüşüm, riskli yapıların güvenli hale getirilmesi ve şehirlerin modernleşmesi açısından önemli bir süreçtir. 2012 tarihli 6306 sayılı Kanun’da 2023 yılında yapılan değişikliklerle (7471 sayılı Kanun), dönüşüm süreci daha hızlı ve etkin hale getirilmiştir.
En önemli yeniliklerden biri, artık riskli yapı tespitinin yalnızca malik başvurusuna bağlı olmaması, idare ve yetkilendirilmiş kurumlarca resen yapılabilmesidir. Bu sayede gecikmelerin önüne geçilmesi amaçlanmaktadır.

Ayrıca kat malikleri arasında karar alma yeter sayısı üçte ikiden salt çoğunluğa indirilmiş, böylece süreçlerin tıkandığı durumlarda ilerleme kolaylaştırılmıştır. Tahliye ve yıkım işlemlerinde süreler kısaltılmış, 90 gün içinde işlemlerin tamamlanması öngörülmüştür. Bildirim usulleri de basitleştirilerek elektronik yöntemlerle tebligat yapılabilmesi mümkün hale gelmiştir.
Kira yardımı uygulamasının yanı sıra artık yapım yardımı da sağlanmaktadır. Ayrıca vergi, harç ve tapu işlemlerine ilişkin muafiyetlerle hak sahiplerinin mali yükü hafifletilmiştir.
Böylece dönüşüm sürecinde ekonomik açıdan daha güçlü bir destek mekanizması oluşturulmuştur. Öte yandan mülkiyet hakkının korunması, azınlıkta kalan maliklerin mağdur edilmemesi ve satış sürecindeki değerleme yöntemlerinin adil uygulanması, tartışmaların devam ettiği konular arasında yer almaktadır. Hak sahiplerinin hak kaybı yaşamamaları için sürecin en başından itibaren hukuki danışmanlık almaları büyük önem taşımaktadır.
Genel olarak bakıldığında yeni düzenleme, kentsel dönüşüm sürecini hızlandırırken hakların korunması ve uygulamanın şeffaf yürütülmesi noktasında avukatların aktif sorumluluk üstlenmesini gerekli kılmaktadır.
Bu metin yalnızca genel bilgilendirme amacıyla hazırlanmıştır. Hukuki görüş veya danışmanlık niteliği taşımamaktadır.





Yorumlar